Ülkemizde uzunca bir süredir devam eden gerginlik, ötekileştirme ve tahammülsüzlük, yaşamın her alanını olduğu gibi, üniversitelerimizi de olumsuz etkiliyor.
Üniversitemiz ODTÜ’de, 6 Temmuz günü yapılan diploma töreninde açılan ve tamamen düşünce özgürlüğü sınırları içinde değerlendirilmesi gereken bir pankarta yapılan ve orantısız güç kullanımı içeren müdahale, ODTÜ’nün geleneksel değerlerine olduğu kadar, düşünce özgürlüğünün kaleleri olan tüm üniversitelerde, eleştiriye gösterilmesi gereken asgari hoşgörü anlayışına da ciddi darbe olmuştur.
Bu törende açılan bir diğer pankart nedeniyle ise, 4 yeni mezun öğrencimiz “Cumhurbaşkanı’na hakaret” iddiası ile tutuklanmıştır. Çağdaş ülkelerde, yöneticilerin, kendilerine yönelik eleştirileri çok daha hoşgörülü biçimde karşılamaları olağanken, ülkemizde temel siyaset anlayışına dönüşen “ötekileştirmeyi” ve yeni mezun gençlerimizin bu çağdaş anlayıştan uzak biçimde muamele görmelerini kabul etmiyoruz.
Hukukun üstünlüğünün ayaklar altına alındığı, kuvvetler ayrımının yok edildiği ve birçok alanda evrensel kriterlerin göz ardı edildiği ülkemizde, hukukun evrensel değerler doğrultusunda işlemesini bekliyor ve sadece bir pankart açtı diye yaşamının baharındaki dört gencin tutuklanmasını da şiddetle reddediyoruz.
İnsanlık, doğa ve toplum yararına düşünce ve bilgi üretmeyi ilke edinmiş olan üniversiteler, bilimsel bilgiyi ancak sorgulayıcı, eleştirel ve özgür bir tartışma ortamında yeşertebilirler. Bu nedenle de üniversitelerin her türlü siyasi yönlendirmeden uzak ve ifade özgürlüğünün baskılanmadığı yerler olması gerekir.
ODTÜ üzerinden yürütülen nefret kampanyalarını ve Türkiye’nin her döneminde öncü bir rol oynamış bir üniversitenin hedef gösterilmesini kınıyor; ODTÜ’yü, öğrencilerimizi, mezunlarımızı, bilimi ve özgürlükleri her koşulda savunacağımızı bildiriyoruz.
ODTÜ Mezunları Derneği
Yönetim Kurulu