Değerli ODTÜ Mezunları,
Yönetime geldikten sonra bir durum değerlendirmesi yapmış, sizlerle paylaşmıştık. 15 Ocakta göreve başladık, 15 Mart ta korona salgını nedeniyle tesisimizi kapattık. 2 aylık çalışma dönemimizde çok yoğun olarak çalıştık. Uzun bunalımlı dönemlerden sonra çözüm bekleyen, mali, idari, hukuki sorunlar ve personel sorunları ile uğraşmak zorunda kaldık.
BORÇ YÖNETİMİ: Acil planımız; öncelikle 3.5 milyon mertebelerindeki borcun yönetilebilmesi, derneğimizin itibarını ve geleceğini etkileyebilecek, personel alacakları, haciz, icra, senet protestosu veya dernek hesaplarına blokaj konması gibi tehditleri engellemekti. Bu güne kadar bunu başardık. Tüm yönetim ekibi ve profesyonel kadromuz bu başarıda pay sahibidir. Ancak, borç yönetme sürecini bir kuyumcu titizliği ile sürdüren Sayman üyemiz ve Muhasebe müdürümüzün çalışmaları takdire değerdir. Kendilerine teşekkür ederiz. Herkesin dernekten çekildiği bu günlerde, bulundukları her yerden bu sürecin takibini titizlikle sürdürmektedirler.
GELİR ARTIRMA: Bu sürecin sürdürülebilmesi, ancak gelirlerin artırılması ile mümkün olabilirdi. Bu noktada dernek /restoran kullanımının artırılması acil hedefti. Bunu da büyük ölçüde başardık. Bu konuda emekleri geçen işletme komitesi üyelerimize, işletme müdürümüze ve belki en çok, bir süredir maaşlarını düzenli alamamalarına rağmen, canla başla gayret eden işletme çalışanlarımıza çok teşekkür ederiz. İşletmenin gelirlerini artırmayı başardık.
İLETİŞİM: Tüm bu süreçlerin başarı ile yürütülmesi ancak üye ile iletişimin güçlü olmasından geçerdi. Bunun içinde bu güne kadar ilişki aracımız olan e-mail listesinin üstüne, günümüzde daha etkin olan face book ve instagramda, zamanın ruhuna uygun dil ve üslupta iletişim kurmamız gerektiğini tespit ettik. Burada da belirli bir grafik yükselmesi sağladık. Bu başarıda emeği olan iletişimden sorumlu en genç iki üyemize ve bize sembolik ücretlerle profesyonel destek veren biri ODTÜ’lü iki genç arkadaşımıza çok teşekkür ederiz.
ÇALIŞANLARLA İLİŞKİLER: Dernek kadrosunda Koordinatörümüz Ayşe Işık Ezer ve iki adet ofis çalışanı vardır. İki kişinin çok yetersiz kalması nedeniyle işletme kadrosundan iki kişi dernekte görevlendirilmiştir. Bunları işletme kadrosunda sayacağız. Dernek kadrosunda çalışanımız toplam 3 kişidir.
İşletme kadrosunda yarım zamanlı 5 kişi, tam zamanlı 50 kişi vardır. Restoranda 29 kişi, Sporda 4’ü kısmi zamanlı 7 kişi, Temizlikte 6 kişi, Muhasebe ve personelde 4 kişi, Ön büroda 3 kişi, İdari de görevli 2 kişi, Teknik/Bahçıvan/Satış pazarlama da birer adetten 3 kişi ve İşletme Müdürü olmak üzere toplam 55 kişidir. 2019 yaz ortalarında 80 kişiye yaklaşan personel zaman içinde istifalarla azalmış ancak azalma birimlerde dengeli olmamış, kalan personel bazı birimlerde yetersiz iken, bazılarında ihtiyaç fazlası kalmıştır. Çalışma döneminizde İşletme Müdürü dışında personel alımı yapılmamış, Personel Disiplin Kurulu kararı ile iki çalışanın iş akitleri feshedilmiştir. Bu nedenle yalnızca iki kişiye düşen dernek personeli iç kaydırmalarla artırılmıştır.
Maaşlarının zamanında ödenememesinden ve sık sık yaşanan yönetim değişikliğinden tedirgin ve rahatsız olan çalışanların kendi aralarında ve amirleri ile sorunlu oldukları gözlenmiş, çalışanlar ile yapılan toplantıda, ödeme düzensizliklerinden kurtulmanın gelir artışı ile, bunun da üyenin gönlünü iyi servis ve güler yüzle kazanarak elde edilebileceği anlatılmış, aynı gemide olduğumuz ve gemiyi yüzdürmek için çok çalışmamız gerektiği anlatılmış, bu gayret gösterildiği sürece kimsenin iş akdinin feshedilmeyeceği güvencesi verilmiştir. Genel olarak çalışanlar 2 aylık çalışma döneminde bazı lokal aksamalar dışında samimiyet ve gayretle çalışmışlardır.
Sendikalarla ilişkiler: İşletme çalışanlarının ve Büro çalışanlarının iki ayrı sendikası derneğimizde toplu sözleşme hakkı elde etmiştir. Her iki sendikanın da toplu sözleşme imzalama dönemi bizim çalışma dönemimize denk gelmiştir. Özellikle 55 işçiyi temsil eden DİSK’e bağlı Devrimci Turizm iş sendikası ile oldukça çetin müzakereler yürütülmüştür. Sendika doğal olarak geçmişte çalışanlar lehine elde edilmiş hakları daha da artırmak talebindedir. Ancak bizler de işletmenin içinde bulunduğu şartları, halen personel giderlerinin toplam gelir ve gider kalemlerine oranının çok yüksek olması, üyenin ekonomik kriz nedeniyle tüketim gücünün düşmesi gibi haklı nedenlerimizi ortaya koyarak bu dönem yeni bir sosyal hak ve artış yapamayacağımızı beyan ettik. Görüşmeler halen devam etmekte iken işletme kapandı. Bu nedenle görüşmelere ara verildi.
HUKUKİ DURUM: Derneğimizin ikisi derneğin açtığı, 15 i derneğe açılan olmak üzere 17 davasının derdest olduğunu anlıyoruz. Bunlar sıklıkla değişen ama şimdi çalışmayan eski avukatlarımız tarafından takip ediliyor. Aleyhimize açılan davaların hemen hepsi tazminat talebi. 8-10 tanesi yaklaşık 250.000 TL işçilik borcu. Bitince 450-500 bin olur. Biri Tuborg tarafından süresi dolmadan satış sözleşmesini sonlandırdığımız gerekçesi ile açılmış. Bir diğeri herkesin bildiği çim amfi sözleşmesinin muhatabı İyi eğlenceler firmasının açtığı dava. Bunların aleyhimizde sonuçlanması halinde tazminat yükümüz 2-2.5 Milyon TL mertebesinde olacaktır.
Kavaklıkta KYK yurdunun yapımı için rektörlük ile KYK arasında imzalanan protokolün iptali amacı ile önceki Yönetim Kurulumuzun açtığı dava lehimize sonuçlanarak yurdun yapımı iptal ettirilmiştir. Bunun dışında birkaç çalışan tazminat alacakları için dava açtılar. Değişen fazla bir şey yok. Yukarıda belirtilen ve uzlaşma ile sonuçlanması derneğimiz lehine olacak olan bazı davalardaki uzlaşma girişimlerimiz, yetki dönemimizin kısa olması nedeniyle davacı tarafların Mart seçimini bekleme tercihleri ile sürüncemede kaldı.
BORÇLAR: Borçlar konusu üzerinde en hassas durduğumuz konudur. 31 Aralık 2019 sonunda 3.310.164 TL.- olan toplam konsolide borcumuz iki aylık çalışma dönemi sonunda, 29 Şubat 2020 de 155.211 TL azaltılarak 3.154.853 TL ye inmiştir.
Borçların dağılımı aşağıdaki tablodan görülebilir. Beklenmeyen Korona krizi olmasa idi, yaptığımız planlamalara göre borçların büyük kısmı dönem sonuna kadar tasfiye edilebilecek idi. Bu borçlardan kısa dönemde ödenmesi gerekenler Satıcılar, Ticari senetler ve sendika borcu (senet verilmiştir) ile personel maaş ve kıdem tazminatıdır. Kısaca vergi ve Burs dışındaki borçlara riskli borçlar diyebiliriz.
Riskli borçlar toplamı 1.564.467 TL dir.
Kısa vadeli borçların ödeme güvencesi vererek bu yılın sonuna kadar yayılarak ödenebileceğini öngörmeliyiz. Bu şartlarda önümüzde ki 9 ay içinde 1.500.000 TL ek kaynağa ihtiyaç vardır. Bunun aylara bölünmesi halinde aylık ortalama 167.000 TL gelir ihtiyacı vardır. Beklenmeyenler ve kapalılık dönemi kaçınılmaz giderleri olarak minimum 33.000 TL/ay eklendiğinde hiç faaliyet olmaması halinde aylık 200.000 TL ye ihtiyaç vardır. 2020 yılsonu itibari ile 1.800.000 TL gereklidir. Bu bedel, az olmamakla birlikte büyük ODTÜ mezunları topluluğu için karşılanması imkânsız bir bedel değildir. Halen ödenmemiş 2020 aidatlarının 450.000 TL mertebelerinde olduğunu düşünürsek, geçmişten kalan borçların tahsili, ek aidat ve bir miktar bağışla sağlanması mümkün bir bedeldir kanaatindeyiz.
Bu paranın temini demek dernek borçlarının yarısının kapatılması demektir. Bu da önümüzdeki yıllarda kalan borcun kapatılabilmesi ve derneğin borç baskısından kurtulması demektir. GÖRÜLDÜĞÜ GİBİ DERNEK BATMIŞ /BİTMİŞ DEĞİLDİR. Ancak dernek yakın çevresinden başlayarak, Genel Kurul süreçlerine uzanan sert tartışmalar, düşmanlık ifadeleri, bitmeyen kavgalar, grupların adeta birbirlerinin zarar görmesini ister hale gelmeleri veya böyle değilse bile böyle bir algının oluşması birkaç olumsuzluğu paralelinde getirmektedir. Bunlar;
– Sorunların uzağında duran dernek çevresindeki üyeler, olan biteni anlamamakta, ancak işlerin düzeleceğine dair umutlarını yitirmektedirler. Bu durumda verecekleri desteğin yapacakları fedakârlıkların boşa gideceği endişesi taşımaktadırlar.
– ODTÜ lü ruhunu kaybetmemiş, çok sık kullanmasa da ODTÜ lü sesinin dernekte yaşamasına önem veren üst düzey yönetici ya da işveren sıfatındaki ODTÜ lüler, vermeyi arzu ettikleri destekleri ortaya koymak için, derneğin sürekli zarar eden yapısından kurtulması, bağışlarından sonra derneğin düze çıkmış ve istikrara kavuşmuş olacağına ikna edilmek beklentisindedirler.
– Şu veya bu nedenle derneği yönetme çalışmalarına ve süreçlerine katılmaya gönüllü grupların bazen içinde bazen dışında, bu çekişmeleri ve kıl payı seçim yarışlarını kendi hanelerine menfaat için fırsat sayan grupların yönetim süreçleri üstündeki baskılarının yarattığı tahribat zor günlerde iyi niyetli yöneticiyi adeta kaçırmaktadır.
İşte tüm bu nedenlerle dernek içinde ve çevresindeki tüm grup ve kişilere düşen görev hayatta karşılığı olmayan anlamsız sert çekişmelere bir an önce son vermek, zor dönemlerde derneği basiretle yönetmek üzere seçilmiş yönetimleri güçlü biçimde desteklemektir.
Kısa vadeli borçlar ve yönetimi konusunu yukarıda belirttik. Orada çizdiğimiz şartlı iyimser tabloya inancımızı korumakla birlikte veriler, borçların ödenmesi halinde işlerin tıkır tıkır yürüyebileceğini söylemiyor. Kuşkusuz ki hem pandemi nedeniyle kapalı kaldığımız dönemi hem de açıldıktan sonraki dönemi çok iyi yönetmek zorundayız. Bunu yapmazsak derneğimizi ve işletmemizi düze çıkartamayız.
SEÇİM DÖNEMİ: Yönetimimizin seçim takvimini ilan edip Mart 2020 başından itibaren edindiği bilgi birikimi, gözlem ve kanaatlerini paylaşarak, 15 Mart için planlanan forumda tartışmaya açma girişimleri ne yazık ki alt üst oldu. Bu nedenlerle salt bilgi diyebileceğimiz Mali tablolar borç yönetim tabloları, kıyaslamalı tablo ve grafikler dernek web sayfasına konularak üyenin bilgi ve değerlendirmesine sunuldu.
Çok yoğun sorunlarla boğuşup, her hangi bir yol kazasına uğramadan borçları yönetirken, bir yandan da dernek içinde istikrarlı bir ortam sağlayıp üyenin tekrar derneğe dönüşünü büyük ölçüde sağladık. Bunu rakamlar da zaten teyit ediyor. Ancak geleceğe yönelik plan ve stratejileri üye ile paylaşma noktasına gelmek için asgari bir yürütme dönemine ihtiyaç vardı. 15 Ocakta görevi devraldık ve Şubat sonuna kadar 1,5 aylık işletme sürecini muhasebeleştirmek, mali tablolarını oluşturmak bunları yeminli müşavir onayından geçirerek ciddi mali verileri ile üye karşısına çıkmak istedik. Bu süreç, “içine kapalı ne yaptığı belli olmayan, bilgi paylaşmayan/saklayan” yönetim gibi eleştirilere neden oldu. Gerçekleri ve zorlukları bildiği halde eleştirilerin farklı amaçlara hizmet eden sınırlı bir kısmını bir kenara koyarsak, çoğunluğun sabırsızlığını anlayışla karşılayabiliriz.
KORONA KRİZİ ve ALINMASI GEREKEN TEDBİRLER: Yukarıda belirttiğimiz gibi korona krizi 2020 öngörülerimiz ve planlarımız içerisinde yok idi. Planlanan bütçe yönetim süreci bu ani kesinti ile aksamak durumunda kaldı. Kriz dönemi nedeniyle aşağıda 1. Madde de belirtilen tedbirler alınmıştır. 2 ve 3. Maddelerdeki tedbirleri de almayı planlıyoruz. Bunların hayata geçmesi için, sendika, hukuk, yöneticilerimiz ve birlikte hareket etmeyi taahhüt ettiğimiz grupların görüş ve önerilerini de değerlendireceğiz. Bu duyuru vesilesiyle tüm üyelerimizi de bilgilendirmiş oluyoruz.
1- Kriz dönemi için hükümetin aldığı mali önlemler çerçevesinde öncelikle işletme ve dernek personelinin şartları sağlayan tamamı için İŞKUR’a kısa çalışma başvurusu yaptık. Kısa Çalışma ödeneklerinin başlama tarihi 23 Mart 2020 olarak açıklandı. Bu konuda yanlış bilgi ve yorumların çokluğu dikkat çekmektedir. Kısa Çalışma dönemi boyunca bu haktan yararlanabilecek olan 36-38 arası personelimizle ilgili hiçbir yükümlülüğümüz olmayacaktır. Bu personelin muhtasar ve SGK ödemelerinde de herhangi bir sorumluluğumuz yoktur.
2- Geri kalan çalışanlarımız iki gruptur. İlk grup emekli çalışanlarımızdır. Sayıları 10 kişidir. Bunların ikisi Koordinatörümüz ve İşletme Müdürümüzdür. Kendileri halen yöneticilik faaliyetlerini sürdürmelerine rağmen, Yönetim Kuruluna 1 Nisan tarihi itibari ile ücretsiz izin dilekçesi vermişler ve YK’nın iş akitlerini feshetme seçeneğini de saygı ile karşılayacaklarını beyan etmişlerdir. Örnek davranışları için teşekkür ederiz. Kalan 8 emeklinin zaten bir gelirleri olduğu için kapalı kalınan dönemde “sözleşmeyi askıya alma veya iş akit feshi “ seçeneklerinden biri uygulanacaktır. Bu konunun kesinleşmesi hem birlikte hareket ettiğimiz gruplarla konuşulacak, hem sendika, hukuk danışmanımız ve profesyonellerimizin verecekleri görüşler doğrultusunda netleşecektir.
İkinci grup çalışan 450 prim gününü dolduramayan çalışanlarımızdır. Dernekte kapalı olduğu dönemde bile istihdamı zorunlu 4-5 eleman vardır. Bunları çalıştırmak ve % 60 maaşlarını ödemek zorundayız. Bu gruba giren Mali Müşavirimizin çalışması şarttır. Anacak en azından fırsat buldukça yıllık izin hakları bu dönemde eritilecektir. Geri kalan 9-10 personelin, gelecek görüş ve raporlara göre iş akitleri feshedilecek veya %60 maaşla çalışacaklardır.
3- Bu durumda tesis kapalı kaldığı sürece maaş, vergi ve SGK ödeme yükümlülüğümüz sadece
4-5 adet zorunlu personel için geçerli olacak bunların SGK ve vergileri de 6 ay sonraya ertelenecektir. Sanıldığı yada iddia edildiği gibi 1 milyonun üstünde borç birikimi söz konusu olmayacaktır. Öte yandan iş akitleri feshedilen personel için kıdem, ihbar benzeri yasal hakları borçlarımızın üstüne kaçınılmaz olarak eklenecektir.
4- Tesisin kapatıldığı gün itibariyle işçilerin Şubat maaşları halen ödenememişti. Bu maaşların eldeki para ile ödenmesi mümkün olmadığı için üyemizden yardım çağrısında bulunduk. Durumumuzu açıkça ortaya koyduk Personel maaşları ve kaçınılmaz ödemelerimizi sıralayarak üyelerimize seçenekli yardım modelleri sunarak çağrı yaptık. Çağrımıza Buradayız grubu ve Biz ÇO grubu duyuruları ile destek verdiler. Kendilerine zor zamanda gösterdikleri dayanışma örneği için teşekkür ederiz. Yaklaşık iki hafta sonucunda yardım kampanyasından toplanan para, 249.732 TL’dir. Bunun 179.521 ile yarım aylık maaş ve kıdem tazminatı taksitleri, elektrik faturası, mart ayı SGK primleri ve muhtasar vergileri yatırılmıştır. 30.000 TL daha destek geldiğinde Şubat ayı maaş ve kıdem tazminatı taksitlerinin tamamı ödenecektir. Ancak kısa çalışma dönemine kadar Mart maaşları içinde halen 170.000 TL ye ihtiyaç olacaktır.
KRİZ DÖNEMİ ve SONRASI POLİTİKALARI: Bizim seçilmiş grup olarak elbette çözüm politikalarımız var. Ancak Genel Kurulun fiilen yapılamamış olması, bizim yönetim sürecimizi zorunlu olarak uzattı. Üstelik bu süreç çok zorlu olup bazı kararları almanın da, beklemenin de dernek için önemli sonuçlar doğuracağı bir süreç. Bu süreci tek başımıza götürmeye yetkimiz olmasına rağmen demokratik ve katılımcı bir anlayışla götürmenin ve büyük dayanışmayı yaratmanın derneğin geleceği için de ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz. Bundan sonra ki kararları mümkün olduğunca çok üyenin, gurubun görüş ve mutabakatını alarak katılımcı bir anlayışla almak istiyoruz.
Bunun için tüm kişi ve grupları dayanışmaya çağırdık, çağırıyoruz. Mutluyuz çünkü çağrımız karşılığını buldu. Öncelikle Dernekte geçen dönem seçime girmiş gruplardan başlamak üzere görüşmelere başladık. İlk görüşmelerimiz son derece olumludur. Bu süreç yaygınlaşarak devam etmelidir. Buna da inancımız tamdır. Üyelerimizin ODTÜ’lü ruhunu öne koyarak ayağa kalkması ve birleşmesi halinde bu gün dağ gibi gördüğümüz sorunların ne kadar çabuk küçülebildiğini hep beraber göreceğiz.
Kuşkusuz ki herkesin istediği olmayacaktır. Buna rağmen samimi ve yapıcı dil kullanılarak sürdürülecek bir sürecin sonunda alınacak kararlara herkes saygı duyacaktır inancındayız. Beyanla değil ardındaki niyetle uğraşanları, tartışmaları fikir tartışmalarından çıkartıp kişisel saldırıya dönüştürenleri, sürekli geçmişin bitmeyen hesaplarını ortaya koyarak geleceğin konuşulmasını gölgeleyenleri birlikte mahkûm etmeliyiz. Egoist ve ikiyüzlü davrananları, güncel sorunların birlikte çözümüne yönelik birlik ve dayanışma çağrılarımızı aleni olarak baltalamaya çalışanları hep birlikte yanlıştan dönmeye ve sağduyuya davet etmeliyiz.
Tartışmaları düzeyli seviyede tutamadığımız zaman önce en değerli fikirlerin ortamdan uzaklaştığını unutmamalıyız. Fikir tarlamızı verimli ve üretken tutmanın; emek vermekle, sulamakla, işlemekle, zararlı otlardan arındırmakla mümkün olduğunu aklımızdan çıkartmamalıyız.
Bunu başarabilirsek, tarlayı ürün almaya uygun halde tutabilirsek birlikte ne kadar güzel sonuçlar alabileceğimize hepimiz tanık oluruz.
ODTÜ’LÜLER GELİN AYAĞA KALKALIM!
BÜYÜK DAYANIŞMAYI İNŞAA EDELİM!
ŞİMDİ TAM ZAMANIDIR. GEÇMİŞTE NE ZAMAN BİR ARAYA GELDİYSEK HEP KAZANDIK!
ODTÜ MEZUNLARI DERNEĞİ YÖNETİM KURULU
|